Parazit Filmi; Sistemin Boşluklarına Böcek Gibi Sızmak

İdeolojik Eleştiri

Tarihin önemli kişiliklerinin ideoloji konusundaki görüşleri…

Destutt de Tracy; bir takım eksantrik adamların acayip fikirleridir.

 Napoleon; ters/yanlış bilinçtir.

Lenin; toplumu bir arada tutan sıvadır.

 Gramsci; maddi bir pratiktir.

Marx; Yönetici sınıfın fikirlerinin toplumda doğal ve normal görülmesini sağlayan bir araçtır, bir sınıfın dünya görüşüdür.

2019 yapımı Güney Kore filminin yönetmenliğini; Bong Joon-Ho yapmıştır. Film; Oscar, Altın Palmiye, BAFTA başta olmak üzere yılın en saygın ödüllerini kazanmıştır.

Film, fakir bir aileden gelen genç bir adamın zengin bir ailenin kızına özel ders vermeye başlamasının ardından Genç adamın bütün ailesi, çeşitli numaralarla yavaş yavaş zengin ailenin yanına sızmaya başlamasını konu almaktadır.

Karakterler:Baba Kim; eskinden valelik ve şoförlük yapmış, bir dönem Tayvan pastanesi işletmiş, Anne Kim, ödüllü bir eski çekiç atma sporcusu, Çocuklar ise üniversiteye gidememiş ama kültürlü ve uyanık karakterler olarak karşımıza çıkarlar. Ailenin önceki sınıfsal durumuna baktığımızda orta sınıftan alt sınıfa düşmüş bir yapıda oldukları görülür.

Marx, burjuvaları emekçilerin kanını emen parazitik (asalak) bir sınıf olarak tanımlar. Filmde Kim ailesi bir parazit gibi Park ailesinin yanına yerleşmiştir. Marx’a göre ise Parazit üst sınıftır. Bu karşıtlık filmde iki aile üzerinde de değerlendirilebilir. Baba Park’ın Baba Kim ile arabada yaptığı konuşmada alt sınıfı ima ederek ‘’bizim yardımcılarımız olmasa çamaşırlar nasıl yıkanır, evimiz nasıl temizlenir, yemek nasıl yapılır? Eşim bunların hiçbirini bilmiyor. Ev darmadağın olur’’ şeklindeki sözlerinden ise şu düşünceye varılır; Alt sınıf olmazsa üst sınıf da olmaz. Temel gereksinimlerini, işlerini alt sınıfa yaptırarak ancak üst sınıf konforunu yakalar. Bir diğer düşünce ise burada zengin ailenin yanına düzmece ile giren ve onlar gibi yaşamayı düşleyen alt sınıf Kim ailesi parazit olarak görülebilir.

Film, bodrum katında oturan Kim ailesinin sınıfsal ve ekonomik durumunun tasvirini yaparak başlar. Geçimlerini pizza kutusu hazırlamak gibi basit işler alarak sağlayan alt sınıf temsili Kim ailesinin, bedava wifi aradıkları sahnede filmdeki yoksulluklarının da modernleştirilmiş bir yoksulluk olduğu gösterilir.

Çeşitli numaralarla Kim ailesi, zengin Park ailesinin yanında birbirlerini tanımıyor gibi yaparlar ve Park ailesinin evlerinde çalışmak üzere hayatlarına dâhil olurlar. Alt sınıf aile, kendini üst sınıf aileye kabul ettirmiştir. Bu bölümde ‘’Yoksulların zekâsı, zenginlerin parası’’ düşüncesi hâkimdir. Alt sınıf üst sınıf çatışmasının yanında filmin ikinci bölümü başlarken bodrumdaki gizemli adamın evin eski hizmetçinin eşi olduğu anlaşılır. O sahneden sonra iki alt sınıfın kavgası görülür. Üst sınıfın hayatında kalabilmek için alt sınıfta çıkarı doğrultusunda birbirini yok etmeye çalıştığı sonucuna varılır.

Çizgisel bir olay örgüsü ile devam eden filmin ilk yarısı kara komedi türüne yakınken ikinci yarısından itibaren özellikle Park ailesinin bodrumunda yaşayan adamın ortaya çıkmasıyla birlikte ağır bir trajediye dönüşüyor. Bununla birlikte filmin renk tonları; dramı, suç unsurlarını temsil eden kirli yeşile yakınlaşır. Filmin sonları yaklaştıkça Kore filmlerinde çokça görülen şiddet unsurları tavan yapar. Ayrıca filmin bütün mekânları özel olarak tasarlanmış bir stüdyo ortamında çekilmiştir.

Kapitalist düzende çok çalışma ile gerçekleşecek zenginlik, refah düzeyini Kim ailesi kabul etmeyerek bu düzenin açıklarını bulup kendilerine bir pay alma düşüncesi ile hareket etmektedir. Kapitalist düzeninin getirdiği acımasız toplumsal sınıf ayrımını Kim ve Park ailesin üzerinden görülür.

Filmin sonundaki doğum günü partisindeki bıçaklı saldırıda ölen saldırganın kokusu Baba Kim’i rahatsız etmesi, Baba Kim’in kızının da saldırgan tarafından yaralanmasına rağmen patronu Baba Park’ı öldürmesi karakter değişimine en net örnektir. Filmin ilk sahnelerinde Baba Kim, masası üzerinde gezen bir böceği dahi öldürmez. Eliyle aşağıya doğru iter. Baba Park’ın sürekli koku hassasiyeti üzerinden film boyunca Baba Kim’e ve ailesine ima ettiği sözler Kim ailesinde en çok Baba Kim’in gururuna dokunur. Bir nevi Baba Kim, alt sınıfın intikamını almayı kendisine borç bilir. Filmin sonunda, Park ailesi evi boşaltmış, Baba Kim ise evin gizli odasında saklanmıştır. Oğul Kim, çok çalışıp o evi satın alma hayalini kurar. Bu durumun hayalden öteye geçemeyeceğini düşüncesiyle son bulur. Filmin sonunda mesaj şöyledir; Günümüz ekonomik düzeninde çok çalışarak ancak öyle bir eve sahip olabilirsin. Bu düşünce Oğul Kim’de de oluşmuştur. Alt sınıfın düzmecesi kapital düzene mağlup olmuştur.

Filmin Metaforları:

Kim ailesinin bodrum kat evi panoramik bir pencereden caddeye, Park ailesi ise geniş büyük bir pencereden ormana, doğaya sonsuzluğa bakar. (İki sınıf arasındaki zıtlık)

Zengin ailenin evine gitmek için merdiven veya yokuş yürümek gerekiyorken Fakir ailenin evi caddenin bir altında, kanalizasyonların veya yağmurun aktığı çukur noktadadır.

Filmin başında Kim ailesine hediye edilen taş, zenginlik ve bereket getirdiği söylenir ama filmin sonunda taş bir silaha dönüşür.

Yağmurun yağmasıyla Kim ailesinin evlerini su basar, bu durum onlar için felaket getirirken Park ailesi için eğlence anlamı taşımaktadır. 

Koku: Baba Park’ın Kim ailesinin kokusundan sürekli rahatsızlık duyması; Alt sınıf nerede olursa olsun alt sınıf kimliğinin bir özelliğinden kurtulamayacağının mesajı verilir.

Park ailesinin evininin bodrumunda saklanan adamın, Baba Park merdivenlerden çıkarken kafasını bodrum duvarına vurarak sensorlu lambaları yakması; alt sınıfın, üst sınıfın basit bir konforu için kendine zarar vermeyi göze alması olarak görülebilir.

Tayvan Pastanesi: Küçük bir sermaye ile Güney Kore’de birçok ailenin kurduğu daha sonra burada yapılan pastaların sağlığa zararlı olduğu düşüncesinin medya yoluyla yaygınlaşması bu pastanelerin kapanmasına zemin hazırlarken, bu durumdan dolayı elindeki az miktardaki sermayeyi buraya yatıranların iflas etmesi, ciddi bir toplumsal ve ekonomik çöküntü getirmiştir. Filmde Baba Kim ile bodrumdaki adam Tayvan pastanesi yüzünden batmıştır. (Ülkemizde bir ara çok hızlı açılıp kapanan lokmacı dükkânlarına benzetebiliriz.)

Kim ailesinin evindeki tuvalet, evin en yüksek noktasındadır. Aile tuvaletten daha aşağıdadır. Bu ailenin sınıfsal durumuna ilişkin başka bir detaydır.

Güney Kore zenginlerinin evlerindeki gizli odalar; Kuzey Kore ile olan savaşlar dolayısıyla acil durumlarda saklanmak için Güney Koreli zenginler evlerine gizli bölmeler yaptırırlar. Uzun yıllar geçtiğinde bu gizli odalar unutulur ve bu durum bir utanca dönüşür. Çoğu zaman ev alanlar bu gizli odaların varlığını bilmek istemez, bilseler dahi sözü edilmez. Filmin sonunda her şey açığa çıktığında gizli bodrumun varlığı ev sahipleri tarafından yine bilinmez.  

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top